Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin Akıllı Ulaşım Sistemleriyle tanışmasının ilk olarak elektronik ücret ödeme sistemleriyle başladığını anımsatarak, “Otoyol ve köprülerde 1999 yılında ilk olarak OGS uygulanmaya başladı. Daha sonra ise sürücülerin yanlarında taşıyabilecekleri elektronik kartlar ile ödeme yapılması sağlanan KGS (Kartlı Geçiş Sistemi) devreye alındı. 1 Şubat 2013 tarihinden itibaren ise KGS tamamen kaldırılarak HGS (Hızlı Geçiş Sistemi) uygulaması başladı. Aynı konuşmamın başında değindiğim tuğlaları üst üste koymak gibi hep geliştikçe daha iyi olan sisteme geçiş yaptık. Artık hepimizin en kıymetlisi zaman, yani hiçbirimiz bir yerde beklemek istemiyoruz. Onun için biz de Serbest Geçiş Sitemini hayata geçirdik. Artık büyük şehirlerde uygulamaya koyduğumuz Serbest Geçiş Sistemi’ni yakında ülke genelinde yaygınlaştıracağız. Bir TAK vasıtasıyla araç sahiplerimiz hiçbir bekleme yapmadan köprülerden geçiyor ve geçmeye devam edecek.” açıklamasında bulundu.
Bakanlık olarak Türkiye’de akıllı ulaşım sistemlerinin planlanması, tanımlanması, yaygınlaştırması ve entegrasyonun sağlanması adına bir çerçeve sunan Ulusal AUS Mimarisi geliştirme çalışmalarını tamamladıklarının altını çizen Uraloğlu, “Ülkemizin Ulusal AUS Mimarisi oluşturma sürecinde, dünya literatür taraması ve iyi uygulama örneklerini inceleyerek ülkemizin mevcut ihtiyaçları ve gelecek perspektifini dikkate aldık. Aynı zamanda, AUS mimarisini yerelleştirme ve özgünleştirme çalışmaları ile ilgili hizmet paketlerini de belirledik. Ulusal AUS mimarisine ait mimari katmanların, hizmet paketlerinin ve mimari yazılım aracının yer aldığı bir ulusal AUS platformunu da yakında kamuoyunun hizmetine sunacağız. Söz konusu platformda, AUS sektörüne ait projeler, mevzuat, ulusal ve uluslararası alanda yapılan çalışmalar ve etkinlikler de yer alacak.” şeklinde konuştu.
Yapılan bu çalışmalarla Türkiye’de AUS uygulamalarının yaygınlaşmasında kullanılacak standartları ve haberleşme çözümlerini de belirlediklerinin altını çizen Uraloğlu, “Mevcut haberleşme altyapılarının coğrafi koşullar nedeniyle uygun olmadığı durumlarda, AUS sistemlerinin uydu üzerinden birbirleriyle haberleşmesini sağladık. TÜRKSAT’la birlikte mobil/sabit antenler ile Karada Hareket Hâlinde Uydu İletişim Antenleri geliştirdik. Yapay zekâ, derin öğrenme, Haypırlup, Blokzincir, nesnelerin interneti, bulut bilişim gibi yenilikçi teknolojilerin, gelecekte ülkemizin AUS politika ve uygulamaları üzerindeki potansiyel etkilerine yönelik detaylı raporlar hazırladık. Otonom araç, araç-araç, araç-altyapı haberleşme teknolojileri gibi yeni nesil teknolojilerin takibi amacıyla, ülkemiz için ilk örnek çalışma olacak Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemleri (K-AUS) Uygulama Koridorunun kurulması çalışmalarına başladık. İstanbul’da Hasdal ve İstanbul Havalimanı arasında kurulacak koridor ile kazaların ve trafik sıkışıklığının azaltılması, trafik güvenliğinin sağlanması, yakıt tüketimi ve çevresel olumsuz etkilerin azaltılmasını amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı.