Fyodor Dostoyevski'nin ilk romanı, okuduğum en enteresan kitaplardan biri, bir roman için alışılagelmiş bir yazım biçimine sahip değil. İki kişinin mektuplaşması olarak yazılmış. Kitap Makar Devuşkin ve Varvara Dobroselova isimli iki ana karakter etrafında dönüyor, Uzak akrabalar ve komşular, aynı sokakta birbirini gören apartmanlarda yaşıyorlar, Devuşkin bir devlet dairesinde memur evrakları temize çekmekle görevli kendisinin dediğine göre pek zeki ya da eğitimli değil ama el yazısı güzel, Varvaraya çok bağlı ve elinden geldiğince ona yardım ediyor, kendini hor görme eğilimine sahip etrafındakilerin kendisiyle sürekli alay ettiğini iddia ediyor, çok zengin değil ama en azından Varvaraya karşı gönlü bol biri, Varvara da Makar'a benzer bir sefalet içinde, ailesi bir lordun köşkünde hizmetçiymiş ama bazı durumlar kendisini sefalete sürüklemiş az biraz eğitimi var, Fedora isimli bir arkadaşıyla yaşıyor ordan buradan buldukları işlerle ve Devuşkin'in yardımlarıyla geçiniyorlar. Çok temiz kalpli olduğu ima ediliyor, çoğu mektubunda Devuşkin'in, kendisine çok fazla yardımda bulunduğunu, biraz da kendi yaşamına bakması gerektiğini yoksa çok zor durumda kalacağından bahsediyor. oldukça kibar ve çevresi tarafından sevildiği ima ediliyor.
Kitap çıktığı dönem Rusya da büyük olay yaratmış, Dostoyevski kitabı yayınladığı zamanlar bir iki çeviri yapmış, kendisine ait hiç eseri bulunmayan bilinmeyen bir adam, hâliyle kitap eleştirmenlere ve edebiyatçılara ilk ulaştığı vakit büyük dikkat çekmiş, pek çok kişi tarafından zevk ve heyecanla karşılanmış, o dönem Rus edebiyatının yeni bir Gogol kazandığı, inanılmaz bir değeri bulduğu tarzında yorumlar almış, Dostoyevski bile bu kadarını beklemiyormuş, sonuç olarak Rusya'da tanınan yazarlardan biri olmayı daha ilk kitabıyla başarmış kendisi de kitabı "şaheseri" olarak tanımlamış, bende okuyanların çok seveceği bir kitap olduğunu düşünüyorum. Naturalizmin ve Rus sosyal romanlarının erken ve en güzel örneklerinden biri, oldukça akıcı kendine çeken bir kitap, sade bir tarzı var. Karakterlerle çok rahat bağ kuruluyor. Ülkemizde Rus edebiyatı oldukça seviliyor ama anlamadığım şekilde insancıklar çok geri planda kalmış bir kitap şahsi görüşüm Suç ve Ceza, Hacı Murat, İnsan neyle yaşar vb. ülkemizde daha ünlü olan birtakım Rus kitaplarından daha güzel, tabi bu kitaplarda birer şaheser ve okunmasını kesinlikle tavsiye ediyorum, İnsancikların da diğer Rus eserleri kadar yayılmasını isterim. Ek olarak şuan bir nehir romanı okuyorum ve tüm seriyi bitirmeden onun hakkında yorum yapmak istemiyorum, İnsancıkları okuduğum dan beri bir süre geçti o yüzden birtakım yerlerde hatalı şeyler belirtmiş olabilirim mazur görün.