Avrupa Birliği dünyadaki ilk “Yapay Zeka Yasası” konusunda anlaşmaya vardı. Yeni yasa ile yüz tanıma amaçlı veri tabanı oluşturan bütün sistemler yasaklanıyor.
Su, enerji, yargı, sağlık ve biyometri gibi alanları yönetmek için kullanılan yapay zeka sistemleri "yüksek risk" kapsamına alınarak, çok daha katı kurallar getiriyor.
AB Komisyonu’nun iç pazardan sorumlu üyesi Thierry Breton, Cuma gecesi sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, taraflar arasında üç gündür devam eden müzakerelerin olumlu sonuçlandığını bildirdi.
Fransız üye, anlaşmayı “tarihi” olarak nitelendirerek “AB, yapay zeka kullanımına ilişkin net kurallar koyan ilk kıta oldu. Yeni yasa, AB'deki start-up şirketlerin ve araştırmacıların küresel yapay zeka yarışına liderlik etmeleri için bir fırlatma rampası niteliğindedir” dedi.
Avrupa Parlamentosu ve üye ülkelerin onayının ardından Yapay Zeka Yasası’nın, 2026 yılından itibaren bütün AB genelinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Dini, siyasi ya da cinsel kimliklere dayalı bazı biyometrik tanımlama biçimleri ile işyerlerinde ya da okullarda duygu tespit sistemlerinin kullanılması de yasak kapsamında olacak.
Kamuya açık alanlarda (zorunlu yasal gereklilikler hariç) kolluk kuvvetlerinin amaçları doğrultusunda gerçek zamanlı uzaktan biyometrik tanımlama gibi biyometrik sistemleri kullanmaları da yasaklanacak.
Ancak, örneğin ciddi bir suçtan aranan biri veya bir kaçırma olayı için hedefli bir arama yapılıyorsa, insanları tanımak için yapay zekanın kullanılmasına izin verilebilecek.
Yapay zekada bir aşamanın da başarıyla geçilmesi güzel.
Son paragraf, AB üyesi devletlerin istihbarat birimleri nezdinde bu teknolojinin kullanılması yönünde istisnai bir kullanma yetkisi veriyor ki, bunun kısıtlanması zaten beklenemezdi.
Ama ticari istihbarat amacıyla kullanılmasını kesin olarak kısıtlıyor.
Bu husus, dikkat çekici.